Yargıtay’a göre, “Sözleşmenin feshi tek taraflı bozucu yenilik doğuran bir irade beyanı olup, karşı tarafa ulaştıktan soma tek taraflı olarak geri alınması mümkün değildir, işverence dava sırasında yapılan davet daha önce gerçekleştirilen feshi ortadan kaldırmaz. Yargılama devam ederken, bazı durumlarda işveren fesihte yasal şartları yerine getirmediğini anladığında, açılan davayı sonuçsuz bırakmak için işçiyi işe davet edebilir. Yargılama sırasında işverenin işçiyi eski işine başlatma yönünde çağrısına işçinin olumlu yaklaşmaması, işe iade davasını olumsuz yönde etkilememelidir. İşçinin işverenin çağrısına icabet etmemesi, işe dönme konusunda gerçek niyetin taşımadığı şeklinde yorumlanmamalıdır, işçinin açmış olduğu davanın sonucunda işe iadeyi sağlama çabası yasal bir hakkıdır. Açtığı davada yargı kararı güvencesi ile işe başlatılmasını isteme hakkına sahip olan işçi daveti kabul etmek zorunda bırakılmamalı, daveti kabul etmediği için açılan dava reddedilmemelidir. Özellikle davetin samimi olup olmadığı, açılan davayı etkisiz bırakıp bırakmayacağı üzerinde durulmalı, işçinin bu konuda çekincesi dikkate alınmalı, mahkemece bu konuda taraflar dinlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir.Somut uyuşmazlıkta, davalı işveren işe davet etme yanında, davayı kabul etmediğini vekili aracılığı ile belirtmiştir. İşverenin işe davet ihtarı, aynı iş ve aynı ücreti kapsamadığı gibi mahkemece davetin önceki iş sözleşmesinin devamı niteliğinden olup olmadığı araştırılmamış, işe davet konusunda davacı tarafa bir celse süre verilmesine rağmen, celse sonunda neden davacının işe başlamak için başvuruda bulunup bulunmadığı, işverenin davetinin samimi olup olmadığı irdelenmemiştir. Yukarda belirtilen hukuki ve maddi olgular göre eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır. (Y9HD.01.2.2010 T., E.2009/13902, K.2010/1829 Legalbank).
Öğretiye göre de işçi tarafından açılan dava devam ederken işçinin işveren tarafından işe davet edilmiş olması ve hatta işçinin işe başlaması davayı konusuz kılmaz. Mahkemenin fesih anındaki koşullara göre, feshin geçerli bir sebebe dayanıp dayanmadığı değerlendirmesi gerekir. İşçinin işe davet edilmesi ya da işçinin işe başlaması fesih sonrasında ortaya çıkan yeni olgulardır. Bunlar ancak geçerli ya da geçersiz kabul edilen feshe göre, sonuçlarını doğuracaktır. Örneğin dava sırasında işe başlatılan bir işçi açısından, mahkeme feshi geçersiz kılarsa, çalıştığı süre boşta geçen sürenin belirlenmesinde dikkate alınacaktır (SÜMER, Haluk Hadi, İş Hukuku Uygulaması, 6. Baskı, s.214).
Sonuç olarak, işe iade davası devam ederken işçi, ister yeni iş bulduğu için isterse başka bir nedenle olsun işverenin davetini kabul etmek zorunda değildir. Hatta işe iade davası devam ederken işçinin çağrıya uyarak işe başlaması dahi davayı konusuz kılmaz. Çünkü mahkemenin fesih anındaki koşullara göre feshin geçerli bir sebebe dayanıp dayanmadığını değerlendirmesi gerekir.
Bir Cevap Yazın
You must be logged in to post a comment.