İş mevzuatında avans izni düzenleyen doğrudan bir hüküm bulunmamaktadır. Dolayısıyla avans iznin nasıl kullandırılacağı konusu belirsizdir. Bu konuda doktrinde farklı görüşler ileri sürülmektedir. Nitekim bir görüşe göre, “yıllık ücretli izne henüz hak kazanamamış işçiye, işverenin kendi inisiyatifi veya işçinin talebi ve işverenin onayı ile gelecek yıl ücretli izninin kullandırılması, Kanunda belirtilen bir hakkın işçilere daha elverişli olacak şekilde değiştirilebilmesi ve işveren insiyatifi ile kullandırılmışsa, ekonomik kriz dönemlerinde işçinin istihdamda kalması ve feshin son çare olması ilkesi uyarınca, önceden verilebilir”[1].
Aynı yönde doktrindeki başka bir görüşe göre ise, “tarafların anlaşması ile avans izin uygulamasının mümkün olabileceği yönündedir”[2]. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın görüşü de bu yöndedir. Ancak doktrinde aksini savunan görüşler de bulunmaktadır. Örneğin, “Yıllık izin Anayasal temeli olan işçinin ücretli dinlenme hakkıdır. Bu haktan vazgeçilemez. Paraya dönüşmez. Her yıl Kanunda yazılı süreler kadar işçinin dinlendirilmesi gerekir. Bu yönüyle bakıldığında yıllık izin hakkı avans olarak kullandırılamaz. Hak kazanmadığı halde, işçiye kullandırılan izin, kural olarak “işverence verilen diğer izinler” kapsamındadır. İşçinin onayı olsa dahi geçersizdir. Böylesi bir durumda işçinin gelecek yılı Anayasal dinlenme hakkından vazgeçmiş sayılır”[3].
Bizim görüşümüze göre de, tarafların anlaşması ile olağanüstü durumlarda işçinin ücretsiz izne çıkarılması ya da iş sözleşmesinin sona erdirilmesi yerine avans izin kullandırılması uygun olacaktır.
Peki, işçiye yıllık ücretli iznini avans olarak veren işveren işçi yıllık ücretli izne hak kazanmadan iş sözleşmesi sona ermişse, avans olarak kullandırdığı yıllık ücretli izinlerin karşılığını işçiden talep edebilecek midir ?
Uygulamada, genellikle avans izin verilen işçiden iş sözleşmesinin sona ermesi halinde kullandırılan izinlerin ücretini aylık ücretinden mahsup edileceği yününde yazılı onay alınmaktadır. İşverence böylesi bir onayın alınmaması halinde, işveren işçiden herhangi bir talep de bulunamayacak, kullandırıldığı izinler İş Kanunu m.55’de yer alan “işveren tarafından verilen diğer izinler” olarak kabul edilecektir[4].
Ancak Yargıtay’ın 2020 yılında verdiği bir karara göre, işverenin işçiye kullandırdığı yıllık ücretli iznin hak edilenden fazla olduğu öne sürülerek karşılığında parasal iade talep etmenin yasal bir dayanağı olmadığı yönündedir [5].
Sonuç olarak, uygulamada genellikle avans izin verilen işçiden iş sözleşmesinin sona ermesi halinde kullandırılan izinlerin ücretini aylık ücretinden mahsup edileceği yününde yazılı onay alınmaktadır. Ancak, Yargıtay işverenin işçiye kullandırdığı yıllık ücretli iznin hak edilenden fazla olduğu öne sürülerek karşılığında parasal iade talep etmesinin yasal bir dayanağının olmadığı görüşündedir. Dolayısıyla işveren işçiye, avans izin kapsamında henüz hak etmediği bir yıllık izin kullandırmışsa ve eğer işçi yıllık izin mahsuplaşması yapılamadan işten ayrılmışsa, işveren fazladan kullandırdığı yıllık izinlerin ücretini geri isteyemez.
[1] AKIN, Levant, Covid-19’un İş İlişkilerine Olası Etkileri, ÇEİS, İstanbul 2020.s.71-72.
[2] DEĞER ERMUMCU, Senem/İZMİRLİOĞLU, Ayça, 4857 sayılı İş Kanunu Bakımından Yıllık Ücretli İzin Uygulaması ve Avans İzin, SİCİL, Yıl 2020, Sayı:44. s.112.
[3] ÇİL, Şahin, Koronavirüs Salgının İş Hukukuna Etkileri, Ankara 2020. s.247.
[4] DEĞER ERMUMCU/İZMİRLİOĞLU, Avans İzin, SİCİL, s.115-116.
[5] Y9HD.14.10.2020 T., E. 2016/26145 K. 2020/11957 Legalbank.
Bir Cevap Yazın
You must be logged in to post a comment.