İşçiye aynı eylem nedeniyle iki ceza verilebilir mi?

İşveren, işçinin hukuka aykırı davranışlarından dolayı iş sözleşmesini süreli veya derhal fesih yoluyla sona erdirebileceği gibi bunun yerine daha hafif bir disiplin cezası da uygulayabilir. Başka bir deyişle işçinin geçerli ya da haklı nedenle feshi yerine ona kınama cezası ya da aylık­tan kesme cezası vererek cezalandırabilir. İşveren yönetim hakkı kapsamında işyerinde çalışma düzenini sağlamak amacıyla

Genel tatil olan bayram gününe rastlayan mazeret izni nasıl kullandırılmalıdır?

İşçilerin yıllık ücretli izin hakkının dışında işin gereklerinden kaynaklanmayan ve kendi özel yaşamlarını ilgilendiren nedenler ile işe gelememeleri durumunda ücretli mazeret izin hakları da bulunmaktadır. İşçilere verilen mazeret izinleri daha önce ücretsiz iken, 4 Nisan 2015 tarihli ve 6645 sayılı yasada yapılan değişiklik sonucunda, 4857 sayılı İş Kanunu’nun Ek-2’nci maddesi ile ücretli hale getirilmiştir.

Bayram günü çalıştırılan işçilerle ilgili bilinmesi gereken 10 temel esas nedir?

Ulusal bayram ve genel tatiller, 2429 sayılı Ulusal Bay­ram ve Genel Tatiller Hakkında Yasayla düzenlenmiştir. Genel tatil günü olan Kurban Bayramı da Arife günü saat 13.00’ten başlar 4,5 gündür. Genel tatil günü olarak kabul edilen Kurban Bayramında işyerlerinde çalışılıp çalışılmayacağı toplu iş sözleşmesi veya iş sözleşmeleri ile kararlaştırılır. Sözleşmelerde hüküm bulunmaması halinde söz konusu günlerde

İş Kanunu’na göre işçi yıllık iznini dilediği zaman kullanabilir mi?

İşçi her hizmet yılına karşılık, hak kazandığı yıllık üc­retli iznini, gelecek hizmet yılı içinde kullanır (İşK m. 54/4). İşveren veya işveren vekilleri, izin kuruluna, izin kurulunun bulunmadığı yerlerde bu işle görev­lendirilen kişilere danışmak suretiyle işyerinde yürütülen işlerin nitelik ve özelliklerine göre, yıllık ücretli izinlerin her yılın belli bir döneminde veya dönemlerinde verileceğini tayin edebilir.

Aynı gruba bağlı şirketlerde çalışanın kıdem tazminatına esas süresi birleştirilebilir mi?

4857 sayılı İş Kanunu’na göre, işçinin kıdem tazminatına esas en az bir yıllık çalışması aynı işverene ait işyeri veya işyerlerinde geçmiş olmalıdır. Kural olarak aynı gruba bağlı ya da hol­dinge bağlı farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmetlerin birleştiril­mesi mümkün olmaz. Çünkü, şir­ketlerin aynı holding bünyesinde faaliyet göstermeleri kıdem tazminatına esas hizmetlerin birleştirilmesi için yeterli

Evde yaşlı, hasta ve çocuk bakımı yapan kimse İş Kanunu kapsamında mıdır?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, ev hizmetlerinde çalışanlar kanun kapsamı dışında bırakılmıştır. 4857 sayılı Kanunda ev hizmetlerinden kastedilen temizlik, yemek, ütü gibi günlük ev işleridir. Ancak işçinin vasfından dolayı istihdam edildiği ve fakat evde iş gördüğü durumlarda İş Kanunu hükümleri uygulanmalıdır. Örneğin evde hasta, yaşlı kimselere bakan hemşire, çocuk bakıcısı[1],

Genel tatil gününün hafta tatiline rastlaması halinde hangi ücret ödenir?

Uygulamada gerek cezaların yetersiz kalması gerekse iş­çi ve işverenlerin ihtiyaçları nedeniyle Kanuna aykırı da olsa hafta tatili çalışmaları­nın ülkemizde yaygın bir uygulama alanı bulduğu bilinen bir gerçektir. Oysa haftanın 6 iş günü çalışan işçinin 7 nci gün dinlendirilmesi esastır. Bu durum iş sağlığı ve güvenliği açısından büyük önem taşımaktadır. Kanuna aykırı olmasına rağmen işçinin normal

İş güvenliğinden doğan sorumluluk sorumsuzluk anlaşması ile bertaraf edilebilir mi?

İşverenin işçiye ve yakınlarına karşı sorumluluğunun ya­nısıra Sosyal Güvenlik Kurumuna karşı da sorumluluğu bulunmaktadır. Ni­tekim işveren, kurumun sigortalıya yaptığı yardımları 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda öngörülen koşullara bağlı olarak ödemekle yükümlüdür (m.21). Sorumsuzluk anlaşması, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 115 inci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, ”Borçlunun alacaklı ile hizmet söz­leşmesinden kaynaklanan

İşçinin kendi kusurlu hareketi sonucu ölmesi halinde, mirasçıları kıdem tazminatı talep edebilir mi?

İşçinin ölümü halinde, diğer koşulları da varsa kıdem taz­minatı işçinin kanuni mirasçılarına ödenir. Buradaki diğer koşullardan anla­şılması gereken kıdem tazminatına hak kazanılma koşullarıdır. Hemen ifade etmek gerekirse, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında sürekli bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan ve en az bir yıl hizmeti olan işçinin ölmesi halinde mirasçıları kıdem tazminatına hak kazanabileceklerdir. İş Kanuna

İşverenin hukuka aykırı emrini yerine getiren işçinin sorumluluğu var mıdır?

Türk hukukunda verilen emrin yerine getirilmesi yetkili amir veya merci tarafından görevi gereği verilen emrin ast tarafından yerine getirilmesini ifade eder. 1982 Anayasası’nın 137 nci maddesinde göre, “Kamu hizmetlerinde herhangi bir sıfat ve suretle çalışmakta olan kimse, üstünden aldığı emri, yönetmelik, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi, kanun veya Anayasa hükümlerine aykırı görürse, yerine getirmez ve bu aykırılığı

Load More Posts