Yoğun kar yağışı nedeniyle çalışamayan ya da çalıştırılamayan işçiye bu bekleme süresi içinde ücret ödenir mi?

Zorunlu nedenle çalışamayan ya da herhangi bir nedenle çalıştırılamayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar yarım ücret ödenmesi gerektiği 4857 sayılı İş Kanunu'nun 40 ıncı maddesinde ön görülmüştür. Madde metninde belirtilen yarım ücretten 4857 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde belirtilen genel anlamda ücretin yarısını anlamak gerekir. Kanunun bu maddesi, 4857 sayılı Kanunun 24-III

İşveren nakdi yemek ve yol ücreti yerine, ikame olarak yemek ve otobüs bileti verebilir mi?

İşveren tarafından iş şartlarında yapılan değişiklik, işverenin yönetim hakkı kapsamında kalıyorsa esaslı değişiklik sayılmaz. Kısaca işveren yönetim hakkının kapsamında bulunan konularda tek taraflı değişiklik yapabilir. Örneğin, nakdî yemek ücreti ödemesinin kaldırılıp ikame olarak yemek verilmesi, nakdî yol ücreti ödemesinin kaldırılıp yerine ikame olarak otobüs bileti verilmesi, işverenin yönetim hakkı kapsamında olup, iş şartlarında esaslı değişiklik

Çalışma koşullarında esaslı değişikliğin işçiye mail olarak bildirilmesi yeterli midir?

Yargıtay’a göre, “İş hukukunun en tartışmalı alanlarından biri çalışma koşullarının tespiti ile bu koşulların uygulanması, değişiklik yapılması, en nihayet işçinin kabulüne bağlı olmayan değişiklik ile işverenin yönetim hakkı arasındaki ince çizginin ortaya konulmasıdır. İş hukuku, işçi hakları yönünden sürekli ileriye yönelik gelişimci bir karaktere sahiptir. Bu anlayıştan hareket edildiğinde, işçinin haklarının iş ilişkisinin devamı

Birden çok işyerinde kısmi süreli olarak çalışan işçinin asgari ücreti nasıl hesaplanır ?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 13 üncü maddesinde, işçinin normal haftalık çalışma süresinin tam süreli çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az olarak belirlendiği iş sözleşmesi, kısmi süreli iş sözleşmesi olarak tanımlanmıştır. Normal haftalık çalışma süresi ise aynı Yasanın 63 üncü maddesinde, haftalık en çok 45 saat olarak açıklanmıştır. 4857 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinde

İşverenin eşit durumdaki işçilere farklı ücret zammı uygulaması, ayrımcılık tazminatını gerektirir mi?

Eşit davranma ilkesi tüm hukuk alanında geçerli olup, iş hukuku bakımından işverene işyerinde çalışan işçiler arasında haklı ve objektif bir neden olmadıkça farklı davranmama borcu yüklemektedir. Bu bakımdan işverenin yönetim hakkı sınırlandırılmış durumdadır. Başka bir ifadeyle, işverenin ayrım yapma yasağı işyerinde çalışan işçiler arasında keyfi biçimde ayrım yapılmasını yasaklamaktadır. Bununla birlikte eşit davranma borcu tüm

İşveren asgari ücret artış oranının altında zam yaparsa, işçiye fesih hakkı doğar mı?

Mevzuatta ücretlerin hangi dönemlerde veya oranlarda artırılacağına ilişkin herhangi bir çerçeve belirlenmemiştir. Ücret uygulamaları konusundaki yasal düzenleme asgari ücretin altında ücretle işçi çalıştırılamayacağı ile sınırlıdır. Bunun ötesinde ücret uygulamalarına ilişkin esaslar, iş sözleşmelerinde belirlenebilmektedir. İş sözleşmesinde bağlayıcı bir hüküm bulunmaması halinde, uygulamaya ilişkin inisiyatif işverene aittir. İş sözleşmesinde herhangi bir hüküm bulunmamasına karşın, ücret artışlarındaki

İş sözleşmesine konulan rekabet yasağı, hangi hallerde sona erer ?

Uygulamada işyerlerinde önemli görevlerde bulunan nitelikli işçiler, işyerinin/işverenin iş ve meslek sırlarını, işyerindeki yeni üretim teknik ve metotlarını öğrendiklerinde, sadakat borcu gereği bu sırları saklamakla yükümlüdürler. Bu kapsamda işverenler nitelikli işçiler ile iş sözleşmesi imzalarken, sözleşmeye rekabet yasağı maddesi koyarlar. Çünkü iş ilişkisi sona erdiğinde bu durumdaki işçiler işverenle rekabet etme imkanına sahip olurlar[1]. Rekabet

İşyeri aracını yüksek hızla kullanan ve kırmızı ışık ihlali yapan işçinin iş sözleşmesi haklı nedenle feshedilebilir mi?

Yargıtay’a göre, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin II. fıkrasında, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlarla benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Bu düzenlemenin (ı) bendinde, "işçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında

İş ilişkisi devam ederken, fazla çalışmanın asıl ücrete dahil olduğuna dair işyeri yönetmeliği’ne konulan hükmün, işçiye tebliği yeterli midir?

4857 sayılı İş Kanununa ve bu Kanuna dayanılarak çıkarılan Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’ne göre, kural olarak “Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık kırk beş saati aşan çalışmalardır”. İşçilere yaptırılacak normal çalışma ile fazla çalışma süresinin toplamı günde 11 saat (ara dinlenmeleri hariç) sınırını aşamaz(İşK m.41; Yön. m.3/1-a-b). Fazla çalışma ihtiyacı olan

İşçiye yıllık izin kullandırıldığı izin defteri yerine izin formları ile de ispat edilebilir mi?

4857 sayılı İş Kanununda, işçinin işyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olmak kaydıyla, yıllık izne hak kazanabileceği ve buyurucu bir hüküm olarak da yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği belirtmektedir (m.53) [1]. İş Kanununa göre, yıllık izin hakkını düzenleyen hükümlerine göre, bu hakkın izin olarak kullanılması

Load More Posts