İşveren asgari ücret artış oranının altında zam yaparsa, işçiye fesih hakkı doğar mı?

Mevzuatta ücretlerin hangi dönemlerde veya oranlarda artırılacağına ilişkin herhangi bir çerçeve belirlenmemiştir. Ücret uygulamaları konusundaki yasal düzenleme asgari ücretin altında ücretle işçi çalıştırılamayacağı ile sınırlıdır. Bunun ötesinde ücret uygulamalarına ilişkin esaslar, iş sözleşmelerinde belirlenebilmektedir. İş sözleşmesinde bağlayıcı bir hüküm bulunmaması halinde, uygulamaya ilişkin inisiyatif işverene aittir. İş sözleşmesinde herhangi bir hüküm bulunmamasına karşın, ücret artışlarındaki

Ücret bordrosunda sembolik olarak gösterilen fazla çalışma ödemeleri dışlanabilir mi?

Uygulamada işverenlerce işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yaptırılabilmektedir. İş Kanununda fazla çalışma, haftalık normal çalışma süresini (45 saat) aşan çalışmalar olarak kabul edilmektedir. Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir (İşK. m.41). Yargıtay 22 nci Hukuk Dairesinin kararına

İşçinin kredi çekmek için işverenden aldığı ücret bordrosu, uyuşmazlık halinde, ücretin belirlenmesinde tek başına yeterli midir?

İşçinin ücreti, 4857 sayılı İş Kanunu’nda, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır (m.32/1). Ücret kural olarak dönemsel (periyodik) bir ödemedir ve en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmeleri ile ödeme süresi bir haftaya kadar indirilebilir (m.32/5). İş sözleşmesinin tarafları,

İşçi ücretinden yasaya aykırı takas ve mahsup yapılması işçi açısından haklı fesih nedeni midir?

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 407/2 nci maddesine göre, “İşveren, işçiden olan alacağı ile ücret borcunu işçinin rızası olmadıkça takas edemez. Ancak, işçinin kasten sebebiyet verdiği yargı kararıyla sabit bir zarardan doğan alacaklar, ücretin haczedilebilir kısmı kadar takas edilebilir”. Yasa koyucu bu düzenleme ile takas yasağına iki istisna getirmiştir. Bunlardan birincisi, “işçinin işverene kasden bir

Gününde ödenmeyen ücretlerle ilgili faiz talep edebilmesi için ödeme gününden itibaren yirmi gün geçmiş olması gerekir mi?

4857 sayılı İş Kanunu’nda işçi ücretlerini daha fazla güvence altına almak amacıyla ücretlerin yirmi gün içinde ödenmemesi durumunda, işçinin iş görme edimini yerine getirmekten kaçınabileceği, gününde ödenmeyen ücretler için de mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanacağı” düzenlenmiştir (m.34/1). Bu faiz oranı ücret niteliği taşıyan her türlü alacak için geçerlidir. Örneğin fazla çalışma ücreti, hafta

Yurtdışına görevli giden işçinin dönüşte karantinaya alınması halinde, çalışamadığı günlerin ücretleri tam olarak ödenmeli midir?

İşçi iş görme borcu altındadır ve yüklendiği işi özenle yapmak ve işverenin haklı menfaatinin korunmasında sadakatle davranmak zorundadır (TBK m.393,396). İşveren yönetim hakkı kapsamında işçisini yurtdışında iş seyahati için görevlendirebilir. İş seyahatinden dönen işçinin yurda girişte ondört gün boyunca karantinaya alınması söz konusu olabilir. İşçinin ondört gün süresince evinde kendisini izole etmesi gerekebilir. Görevli olarak

İşçi ücretinin peşin ödenmesinin yasal dayanağı var mıdır?

Üretimde işgücü vazgeçilmez bir koşuldur. Doğaldır ki bu sürece katılan emek sahibinin bunun karşılığında bir yarar elde etmeleri gerekir. Bu yarar işgücünün fiyatını oluşturur. Bu durumda, ekonomik yönden iş gücünün fiyatı diyebileceğimiz ücret, bir taraftan gelir, bir taraftan maliyet unsurudur. Şöyle ki, ülke çapında milli gelirin belirli gelir grupları arasındaki paylaşımı, diğer yanıyla da üretim,

Yazar | 2019-12-25T04:58:25+03:00 25 Aralık 2019|Kategoriler: Çarşamba'nın Sorusu|Tags: , , , |0 Yorum
Load More Posts